

Suçluluk duygusu, kişinin kötü olduğu ve bir şekilde değişmesi gerektiği hissi olarak tanımlanabilir. Olayları yorumlama şeklimizle doğru orantılı olarak kendimizi suçlayabiliriz. Çocukluk yıllarında öğrendiğimiz bu duygu, özünde bir uyarı sistemidir.
Yaşamda var olduğumuz ilk günden itibaren hatalar yaparız. Çocukken yaptığımız hatalara ailemiz tepki verirken yetişkinlikte çevremizdekiler/partnerlerimiz eklenir.
Vazo kırmak, yemek yememek, okula gitmek istememek yerini ilişki için çabalamamak, potansiyelinin altında bir kariyer ve Ortadoğu’da doğmak alabiliyor..
Suçluluk duygusu esasında bize neyin doğru neyin yanlış olduğunu öğretmesi için edindiğimiz duygusal bir uyarı sistemidir.
Suçluluk duygusu sağlıklı boyutta olduğunda ilişkilerimizi korur. Esasında suçluluk duygusu, sen uygun eylemi gerçekleştirene kadar kendinle savaştığın devamlı yanıp sönen sinyal gibidir. Örneğin, bugün arkadaşımın doğum günü ve onu aramayı unutmamalıyım! Gün boyu siz arkadaşınızı arayana kadar bu sinyal size rahatsızlık verecektir. Aslında bunun sebebi özel günlerin unutulmaması gerektiğine dair kendinize kodladığınız uyarıdır. Bu sebep ile arkadaşınızı arayana kadar da suçluluk duygusu ile baş etmek zorunda kalıyorsunuz.
Suçluluk duygusu belli bir seviyeye kadar normaldir. Hatta bu hatalarımızdan ders aldığımızı ve bir vicdana sahip olduğumuzun göstergesidir. Fakat belli bir seviyeyi aşmamız halinde yararsız ve sağlıksız bir boyuta geçmektedir. Şiddetli pişmanlık duygusu insanı bunalıma kadar sürükleyebilir. Sağlıksız suçluluk hissi yaşayan kişilerde en çok görülen sonuçlar aşırı sorumlu hissetmek, aşırı vicdanlı hissetmek, aşırı hassas olmak, hareketsizleşmek, “Kendini inkâr” maskesi ile gizlenmek şeklinde karşımıza çıkmaktadır.
Sağlıklı bir suçluluk duygusunun üç bileşeni vardır:
Diyelim ki bir arkadaşınıza onunla havaalanında buluşacağınıza dair söz verdiniz ve bunu unuttunuz.Arkadaşınız geldi ve sizi arıyor. Telefonun başındasınız.. Suçluluk duygusu size el sallıyor.
Sağlıklı suçluluk duygusu duyduğunuzda söyleyecekleriniz:
“Kusura bakma çok yoğun zamanlar geçiriyorum, bugün seni almam gerektiğini unutmuşum. Sana hemen bir taksi çağırıyorum!“
Sağlıksız suçluluk duygusu duyduğunuzda söyleyecekleriniz:
“Haklısın, ben tam bir gerizekalıyım. Arkadaşlığımızı bitirir ve benimle görüşmek istemezsen anlarım. Hakettiğim bu.”
Suçluluk duygusu sizi sömürüye açık bir hale getirebilir.
Her insanın utanç ve suçluluk duyması çok acı vericidir. Acı verici suçluluk düşüncesinden bir an önce kurtulmak için her şeyi yapmaya hazırız. Bu nedenle; sokak ve internet başta olmak üzere sizi suçlu hissettirmekten ve utandırmaktan faydalanan birçok insan var.
Suçlu hissetmek, kolayca para bağışlamanıza, hayatınızı tehlikeye atmanıza, başkalarının yarım bıraktığı çayı seve seve içmenize, tazminat ödemenize veya yanlış bilgi yaymanıza neden olabilir. Unutmayın, suçlu hissettiniz ve ardından “Bu nedenle, şimdi yapmalısın …” gibi cümleler duyduysanız bu manipülasyondur.
Suçluluk duygusu ile baş etmek çokta kolay değildir. Tıpkı diğer duygular gibi kişiye göre değişir. Bazen bu konuda uzman kişiler tarafından yardım almak gerekmektedir.
İlk olarak yapmanı gereken suçluluk duygunuzu tanımak ve amacını fark etmektir. Daha sonrasında sorunlu davranışınızı düzeltmek için harekete geçmeniz.
Bu aşamadan sonra yanlış bir şey yaptığınızı kabul etmek ve bu hatadan ders alarak hayatınıza devam etmek gerekmektedir. Hatalarımızdan ders aldıktan sonra deneyimlerimizden bir şeyler öğrenebilmek önemlidir. Böylece gelecekte aynı hatayı tekrar yapma ihtimalimiz daha düşük olacaktır. Son olarak yapmamız gereken kimsenin mükemmel olmadığını bilmek ve ona göre adım atmaktır.
Cihangir’de ve internetin olduğu her yerde sağlıksız suçluluk duygunuz ilgili ilk adımı atabilir, daha fazla bilgi ve randevu almak için ofisimi arayabilirsiniz.