Categories
Psikolog Desteği

Online Terapinin Faydaları

Online Terapinin Faydaları

Neden “En İyi Online Terapi”yi Seçmelisiniz? Bu nasıl mümkün olur?

Günümüzde teknolojinin gelişmesiyle birlikte birçok hizmet, dijital platformlara taşındı.Tabii bunda koronavirüs sürecinin çok büyük payı var. O dönem online terapiye geçtiğimiz danışanlarımız sonrasında da bunu devam ettirdi. 

Teknolojinin sağladığı bu yeni olanaklar sayesinde, artık terapi hizmetlerini en etkili ve verimli şekilde alabilirsiniz. “En iyi online psikolog” arayışınızda, ihtiyaçlarınıza en uygun terapisti bulmak artık çok daha kolay. Online terapinin sunduğu bu faydaları göz önünde bulundurarak, psikolojik destek ihtiyacınızı en etkili şekilde karşılayabilirsiniz. Online terapinin faydalarını deneyimleyerek, psikolojik sağlığınıza değer katabilirsiniz.

Peki, online terapinin gerçekten faydaları nelerdir ve neden birçok kişi “en iyi online terapi” arayışı içindedir? İşte online terapinin size sunabileceği avantajlar!

1. Erişim Kolaylığı: İstediğiniz Yerde, İstediğiniz Zaman

  • Ulaşılabilirlik: Online Psikolog hizmetleri sayesinde, coğrafi sınırlamalar olmadan terapi alabilirsiniz. Yani, şehir dışında veya farklı bir ülkede bile olsanız, terapinizden kopmazsınız.

  • Esneklik: Yoğun iş temposu, seyahatler veya farklı nedenlerle meşgul olanlar için idealdir. En iyi online psikolog ile randevunuzu, sizin için en uygun olan bir zamana alabilirsiniz.

2. Gizlilik ve Özel Alan

  • Özel Alanınızda Terapi: Ev konforunda, kendi özel alanınızda terapi almanın rahatlığı tartışılmaz. Kendi mekanınızda olmanın verdiği huzur ve güvence ile terapiye çok daha açık olabilirsiniz.

  • Gizlilik: Online terapiler, platformların sunduğu güvenlik protokolleri sayesinde oldukça güvenlidir. Bu sayede paylaşımlarınızın gizli kalacağından emin olabilirsiniz.

 

İlk Adımı Atın

Şimdi WhatsApp üzerinden; yüz yüze ve online psikoterapi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz.

3. Geniş Bir Terapist Seçeneği

  • Uzmanlık Alanları: Online terapi platformları üzerinden, farklı uzmanlık alanlarına sahip terapistleri kolayca bulabilirsiniz. Bu, sizin için en iyi online terapisti bulma şansınızı artırır.

  • Değerlendirmeler: Dijital platformlar, terapistler hakkında yapılan geri bildirimleri ve değerlendirmeleri göz önünde bulundurarak, size en uygun terapisti seçme konusunda yardımcı olabilir.

4. Maliyet Etkinliği ve Zaman Tasarrufu

  • Ulaşım Maliyetleri: En iyi online terapi hizmetleri, ulaşım maliyetlerinden tasarruf etmenizi sağlar. Fiziksel bir mekana gitmek zorunda kalmadan terapi hizmeti alabilirsiniz.

  • Zaman Tasarrufu: Ulaşım için harcayacağınız zamanı, kendinize veya sevdiklerinize ayırabilirsiniz. Online terapi sayesinde trafikte geçireceğiniz zamanı, daha verimli bir şekilde değerlendirebilirsiniz.

Online Psikolog ile Yüz Yüze Psikolog Arasındaki Farklar

Online psikolog, bireylerin psikolojik destek almasını kolaylaştırır. Özellikle ulaşımın zor olduğu bölgelerde veya yoğun çalışma temposu nedeniyle terapiye zaman ayıramayan kişiler için online terapi bir kurtarıcı olabilir. Yüz yüze terapinin kendi avantajları olsa da, en iyi online psikolog hizmetleri de benzer avantajlar sunar ve bazen daha uygun fiyatlı olabilir.

 

Online Terapinin Faydaları Peki online terapi gerçekten faydalı mı? İşte bazı potansiyel faydalar:

  • Ulaşılabilirlik: Özellikle uzak bölgelerde yaşayan ya da hareket kabiliyeti sınırlı olan bireyler için online terapi, psikolojik destek almanın en uygun yoludur.

  • Esneklik: Randevularınızı kendi programınıza göre ayarlayabilir ve terapinizi istediğiniz yerde alabilirsiniz.

  • Özgürlük: Bazı insanlar, fiziksel bir ortamda konuşmak yerine dijital bir platformda daha rahat hissederler. Bu, daha açık ve samimi bir terapi deneyimi sunabilir.

  • Gizlilik: Online terapi, gizlilik endişeleri olan bireyler için mükemmel bir seçenektir. Terapi seansları güvende tutulur ve üçüncü şahıslarla paylaşılmaz.

En İyi Online Terapiyi Seçerken Nelere Dikkat Edilmeli?

Online terapi hizmeti alırken dikkat etmeniz gereken bazı noktalar:

  • Uzmanlık Alanı: Seçtiğiniz online psikologun uzmanlık alanının, sizin ihtiyaçlarınıza uygun olup olmadığını kontrol edin.

  • Gizlilik ve Güvenlik: Kullandığınız platformun güvenlik önlemlerini gözden geçirin. Terapi seanslarınızın gizli ve güvende tutulduğundan emin olun.

  • Maliyet: En iyi online psikolog hizmetleri her zaman en pahalı olanlar değildir. Bütçenize uygun bir terapist seçin, ancak kaliteden ödün vermemeye dikkat edin.

 

Categories
Psikolog Desteği Psikolog Önerisi

İstanbul Depresyon Tedavisi

Depresyon, günümüzde birçok kişinin yaşadığı bir durumdur. İstanbul depresyon tedavisi bu şehirde yaşayanların işlevselliğini kaybetmemeleri için büyük önem arz ediyor.

Çünkü özellikle büyük şehirlerde yaşayan bireylerde bu durum daha sık görülmektedir. İstanbul gibi büyük bir metropolde yaşamak, bazen bireyleri depresyona daha yatkın hale getirebilir. Eğer siz de bu duygusal zorlukları yaşıyorsanız, Beyoğlu Cihangir’deki kliniğimizde profesyonel destek alabilirsiniz.

Depresyon Belirtileri

Depresyon, genellikle sürekli üzüntü, ilgisizlik, enerji kaybı, konsantrasyon zorluğu, uyku ve iştah bozuklukları gibi belirtilerle kendini gösterir. Bu belirtiler kişiden kişiye değişiklik gösterebilir ve bazen fark edilmesi zor olabilir.

İstanbul depresyon tedavisi almaya başlamadan önce; danışanlarıma depresyon / kaygı bozukluğu gibi konularda çeşitli testler göndermekteyim. Dilerseniz bana ulaşarak formları talep edebilirsiniz. 

  1. Sürekli Üzüntü Hali: Kişi genellikle üzgün, boş veya umutsuz hisseder.
  2. İlgi Kaybı: Önceden zevk alınan aktivitelerden veya hobilerden ilgi kaybı yaşanması.
  3. Enerji Kaybı: Sürekli yorgun hissetme, enerji eksikliği.
  4. Uyku Sorunları: Uykusuzluk ya da aşırı uyuma hali.
  5. İştah Değişiklikleri: İştahın artması veya azalması sonucu hızla kilo almak ya da vermek.
  6. Konsantrasyon Zorluğu: Karar vermede zorluk, dikkatin dağılması.
  7. Değersizlik Hissi: Kendini değersiz ya da suçlu hissetme.
  8. Huzursuzluk: Sürekli huzursuzluk veya sinirlilik hali.
  9. Ölüm veya İntihar Düşünceleri: Ölümle ilgili düşünceler, intihar düşüncesi veya intihar girişimleri.
  10. Fiziksel Ağrılar: Açıklanamayan baş ağrıları, sırt ağrıları veya mide ağrıları.
  11. Yavaş Hareket: Konuşma ve hareketlerde yavaşlama.
  12. Suçluluk Hissi: Geçmişte yapılan hatalar için aşırı suçluluk hissi.
  13. Kendini İzole Etme: Sosyal aktivitelerden veya aile ve arkadaşlardan uzaklaşma.

Eğer bu belirtilerden birkaçını uzun süre boyunca yaşıyorsanız, bir uzmana başvurarak yardım almanız önemlidir. Depresyon ciddi bir rahatsızlık olup, uygun tedavi ile yönetilebilir ve iyileştirilebilir.

İstanbul Depresyon Tedavisi

İstanbul depresyon tedavisi almak isteyen bireyler için Beyoğlu Cihangir’deki kliniğimizde uzman ekibimizle hizmet vermekteyiz. Depresyon, kaygı bozukluğu, yeme bozuklukları ve stres yönetimi gibi konularda bireylerin yanında olmaktayız.

İlk Adımı Atın

Şimdi WhatsApp üzerinden; yüz yüze ve online psikoterapi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz.

Depresyonun Kesin Tedavisi Var Mı?

Depresyon tedavisi bireyden bireye değişiklik gösterebilir. Bazı kişiler için ilaç tedavisi, bazıları içinse psikoterapi daha etkili olabilir. Ancak önemli olan, uzman bir psikolog veya psikiyatrist eşliğinde doğru tedavi yöntemini belirlemektir.

Depresyon Tedavisi Kaç Seans Sürer?

Depresyon tedavisinin süresi, kişinin durumuna, tedaviye verdiği tepkiye ve kullanılan yönteme bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Genellikle birkaç seansın ardından bireyde olumlu değişiklikler gözlemlenmeye başlar.

Depresyon Tedavisi Ömür Boyu Sürer Mi?

Depresyon tedavisi ömür boyu sürmez. Ancak bazı kişilerde nüksler yaşanabilir. Bu nedenle tedavi süreci tamamlandıktan sonra da düzenli kontroller önemlidir.

Cihangir’de ve internetin olduğu her yerde depresyon tedavisiyle ilgili ilk adımı atabilir, daha fazla bilgi ve randevu almak için ofisimi arayabilirsiniz. 

Psikolog desteği, kişinin depresyon belirtilerini azaltmasına ve hayat kalitesini arttırmak için çeşitli yollar sunar. Örneğin, bir psikologla gerçekleştirilen psikoterapi, kişinin depresyonunun nedenlerini ve belirtilerini anlamasına ve bu belirtileri nasıl yöneteceğini öğrenmesine yardımcı olur. Ayrıca, psikolog kişinin duygusal ve düşünsel sağlığını iyileştirmek için kişiye özel önerilerde bulunabilir ve kişinin hayatının her alanına etki edebilecek faktörleri değerlendirebilir.

Categories
Psikolog Desteği

Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB) Belirtileri: Anlama ve İyileşme Yolları

Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB) yaşayan bir birey için, günlük yaşantı korkutucu ve sınırlayıcı olabilir. TSSB belirtileri arasında travmatik olayın rahatsız edici anıları, kalp çarpıntısı veya terleme gibi fiziksel tepkiler, travma anını hatırlarken duyulan korku, öfke veya utanç ve bu anılara saplanıp kalmak yer alır.
 
Bu belirtiler, travmatik olayın henüz tam olarak işlenmediğini gösterir. Ancak, bu belirtiler bazen o kadar yoğun olabilir ki, bireyler “Aklımı kaçırıyorum” veya “Bu durumu kaldıramam” gibi düşüncelere kapılabilir ve travma hatırlatıcılarından kaçınabilirler. Kaçınma, alkol tüketimi, aşırı çalışma veya sevdiklerinden uzaklaşma gibi farklı şekillerde ortaya çıkabilir.

Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB) Belirtileri

  1. Tekrarlayan, istenmeyen ve rahatsız edici anılar: Travmatik olayın tekrar tekrar zihninizde canlanması.
  2. Kabuslar: Travma ile ilgili korkutucu rüyalar görmek.
  3. Flashbackler: Travmanın sanki tekrar gerçekleşiyormuş gibi hissetmek.
  4. Fiziksel reaksiyonlar ve yoğun duygusal tepkiler: Travmayı hatırlatan bir şey gördüğünde veya duyduğunda kalp atışının hızlanması, terleme veya titreme gibi fiziksel tepkiler.
  5. Kaçınma: Travmayı hatırlatan yerlerden, insanlardan veya aktivitelerden kaçınma.
  6. Olumsuz duygu ve düşünceler: Kendi hakkında, diğer insanlar hakkında veya dünya hakkında olumsuz düşüncelere sahip olma. Sürekli tehlikede hissetme.
  7. Uyuma zorlukları: Uykuya dalamama veya uykuda kalmada zorluk yaşama.
  8. Sinirlilik: Kolayca öfkelenme veya sinirlenme.
  9. Konsantrasyon zorlukları: Dikkatin dağılması veya odaklanmada zorluk yaşama.
  10. Aşırı tepki: Şaşırtıcı bir şeye karşı aşırı irkilme gibi tepkiler.
  11. Uzaklaşma: Sosyal aktivitelerden veya sevdiklerinizden uzaklaşma.
  12. Umutsuzluk hissi: Geleceğe dair umutsuzluk veya karamsarlık hissetme.

İlk Adımı Atın

Şimdi WhatsApp üzerinden; yüz yüze ve online psikoterapi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz.

Travma sonrası, beynimiz acıdan kaçınma konusunda oldukça etkilidir. Ancak, bu kaçınma davranışı travma iyileşme sürecini engeller ve yaşam kalitemizi düşürür. Aşırı kaçınma, madde bağımlılığına, sosyal aktivitelerden uzak durmaya veya sevdiklerimizi dışlamaya yol açabilir. Bu durum, bireyin yaşamını sınırlar ve depresyona neden olabilir. 

Travma Sonrası Stres Bozukluğu Belirtileri Tedavisi 

Ancak, umut var: TSSB tedavi edilebilir bir durumdur. Ancak, bu tedavi süreci travma ile yüzleşmeyi gerektirir. Bilişsel İşlem Terapisi (BİT) ve Uzun Süreli Maruz Kalma (USM) gibi kanıta dayalı tedavi yöntemleri, bireyin travma ile başa çıkmasına yardımcı olabilir. BİT, bireyin travma sonrası geliştirdiği olumsuz inançları tanımlamasına ve bu inançları sorgulamasına yardımcı olur. USM ise, bireyin travma anısına karşı durmasını ve kaçındığı aktivitelere yeniden katılmasını teşvik eder.
Travma Sonrası Stres Bozukluğu Belirtileri, dünyayı ve kendimizi farklı bir perspektiften görebiliriz. BİT, bu perspektifin daha dengeli ve gerçekçi olmasına yardımcı olur. USM ise, bireyin korkularıyla yüzleşmesine ve bu korkuları aşmasına yardımcı olur. Tedavi süreci boyunca, travma ile başa çıkmanın yollarını öğrenebilirsiniz. TSSB belirtilerinin azaldığını ve yaşam kalitenizin arttığını göreceksiniz. Travma, bireyin yaşam enerjisini alabilir, ancak tedavi ile bu enerji geri kazanılabilir.
 
 

Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB) belirtileri ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi edinin. Günlük yaşantınızı etkileyen bu durumla başa çıkmanın yollarını öğrenin ve Beyoğlu Cihangir’deki kliniğimizde Psikolog Onur Bal ile tedavi sürecinizi başlatın. Travma sonrası yaşam kalitenizi artırma adına atacağınız bu adımla, daha dolu bir yaşama kavuşabilirsiniz.

Eğer siz de travma sonrası yaşadığınız zorluklarla başa çıkmak ve hayatınızı geri kazanmak istiyorsanız, Beyoğlu Cihangir’deki kliniğimde veya online psikoterapi ile size yardımcı olmaktan mutluluk duyarım. Psikolog Onur Bal olarak, size en etkili tedavi yöntemleriyle destek olmak için buradayım. İlk adımı atarak, daha dolu ve tatmin edici bir yaşama kavuşabilirsiniz.
Categories
Psikolog Desteği

Panik Atak: Duygusal Yangın Alarmınız

Panik ataklarınızı daha iyi anlayın ve onlarla nasıl başa çıkacağınızı öğrenin. Panik atak istanbul. Bu makale, panik atağın fizyolojik ve psikolojik yönlerini aydınlatırken, bu duygusal yangın alarmını yeniden nasıl kalibre edeceğinize dair ipuçları sunmaktadır. Psikolog Onur Bal’ın uzman görüşleri; 

Panik Atak İstanbul Tedavisi

Şöyle bir şey hayal edin. Panik atak istanbul tedavisi araştırmadan önceki bir dönemsiniz. Yeni bir gün ve bir yürüyüşe çıkmaya karar verdiniz. Koşu ayakkabılarınızı bağlayıp ceketinizi alıyorsunuz, serin sabah havasını koklamaya hazırsınız. Tanıdık binaların ve insanların yanından geçiyorsunuz – postane, köşedeki favori kahve dükkanınız ve okulun önündeki çocuk kalabalığı. Yoldan geçenlere yarım bir gülümseme gönderiyorsunuz ve her şey iyi görünüyor – ta ki hızla atan kalbiniz ve titreyen bacaklarınız sizi şaşırtıncaya kadar. Karışık hissediyor, adımlarınızı durduruyor ve vücudunuzdaki bu hızlı değişikliğin neye neden olduğunu merak ediyorsunuz. Ancak şimdi düşünceleriniz saniyede kilometrelerce hızla ilerliyor ve kontrolünüzün dışında olduğunuzu hissediyorsunuz. Kendinizi öne doğru eğiyor, nefesinizi yakalamak için dizlerinizin üzerine ellerinizi koyuyorsunuz ve en iyi çabanıza rağmen hava alamadığınızı hissediyorsunuz. O an öldüğünüze ikna olmuşsunuz. Alarmı çalın, bir panik atak geçiriyorsunuz.

Kabaca her on yetişkinden biri her yıl en az bir panik atak ya da ‘anksiyete’ atağı yaşar.

Panik Atak İstanbul: Nasıl anlaşılır?

Panik atak klinik ortamda değişiklik gösterebilirken, şu belirtilerle karakterizedirler: artan kalp hızı, terleme, titreme, nefes darlığı, boğulma hissi, mide bulantısı, mide ağrısı, baş dönmesi, hafif baş dönmesi, kolların veya bacakların uyuşması, sıcak veya soğuk hissetme, derealizasyon (etrafınızdaki şeylerin gerçek olmadığını hissetme) veya depersonalizasyon (vücudunuzun dışında olduğunuzu hissetme), ölme veya kontrolü kaybetme korkusu. Sadece birkaç dakika sürmesine rağmen, panik ataklar işlevselliğinizi olumsuz etkileyebilir ve panik bozukluğuna dönüşebilir.

Neyse ki, panik atak istanbul rastgele değildir. Aslında, panik ataklar algılanan tehditlerin içsel veya dışsal ipuçları tarafından tetiklendiği için çok öngörülebilirler. Bu ipuçlarıyla (yani sabah yürüyüşünüzde size doğru gelen büyük bir insan grubu gibi) temasa geçtiğinizde, o anı hayatta kalabilmek için bir şeyden kaçınmanız, kaçmanız veya teslim olmanız gerektiği konusunda zihninize sinyal gönderilir. Aslında, panik ataklar vücudunuzun duygusal yangın alarm sistemidir.

Fiziksel tehditlerin insan evriminde günlük bir olay olduğunda (yani büyük bir hayvanın öğle yemeği olmaktan kaçınma), onları algılama ve uygun şekilde tepki verme yeteneğimiz avantajlıydı. Ne etkili bir yangın alarm sistemi! Birkaç bin yıl ileri sarın ve artık öğle yemeği olma endişesi yaygın değil ve yangın alarm sistemimiz psikolojik tehditleri de algılamaya evrildi. 

Derin korkuları, zor ya da travmatik olayları hatırlatanlar (yani bir insan kalabalığı sizi bir izdihamda yakalandığınız zamanı hafifçe hatırlatır) veya kendiniz hakkında gerçekten rahatsız edici düşünceler (yani “Ben yeterince iyi değilim” düşüncesi) ‘tehlikeli’ olarak algılanır. Bu, vücudumuzun yangın alarmını çalmak için yeterlidir. Tekrarlayan panik atakları olan veya panik bozukluğu olan bireyler için, yangın alarmı çok hassaslaşır ve hiç tehditkar görünmeyen daha geniş bir tetikleyici yelpazesini algılar. Bu aşamada, panik ataklar ocakta bir şeyi açar açmaz çalan alarm gibidir – evin yandığına dair tüm işaretleri alıyorsunuz, ama gerçekte alarm tek bir kontrollü alevi algılıyor.

İlk Adımı Atın

Şimdi WhatsApp üzerinden; yüz yüze ve online psikoterapi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz.

Panik ataklar tedavi edilebilir. Terapi aracılığıyla anksiyetenizin altında yatan anlamı öğrenebilir, tetikleyicilerinizin farkında olabilir ve panik belirtilerini uyandıran rahatsız edici düşünce ve duygularla yeni bir ilişki kurmaya başlayabilirsiniz. Bu arada, panik atakların nörobilimini anlamak, panik bölümlerinin yoğunluğunu ve süresini azaltmak için ilk belirtiye karşılık olarak duygusal yangın alarmımızı geçersiz kılmamız için yollar sunar.

Parasempatik Sinir Sistemini Etkinleştirme: 

Bir panik atak bölümü sırasında, savaş, kaç ve don sistemimiz olan sempatik sinir sistemimiz etkinleştirilir. Ancak panik belirtilerimizi, panik belirtilerinin erken semptomlarını fark ettiğimizde vücut sıcaklığımızı değiştirerek veya tempolu nefes alarak – dinlenme ve sindirim sistemi – olan parasempatik sinir sistemimizi etkinleştirerek geçersiz kılabiliriz.

Tempolu Nefes: 

Burnumuzdan aldığımız nefesten iki kat uzun süre ağzımızdan nefes vermek, parasempatik sinir sistemini etkinleştirmenin kanıtlanmış bir yoludur. 4 sayıya kadar nefes almayı ve 8 sayıya kadar nefes vermeyi deneyin.

Sıcaklık: 

Soğuk bir duş almak veya nefesinizi tutarken yüzünüze veya boyun arkasına soğuk bir kompres koymak, memeli dalma refleksini aktive edebilir. Bu refleks kalp atış hızınızı yavaşlatır ve parasempatik sinir sistemini aktive eder.

Endorfin Salgılama: 

Panik belirtilerini hafifletmek için başka bir ‘hile’ de ateşle ateşle savaşmaktır, kelime anlamıyla! Baharatlı yiyecekler yemek beyinlerimizde endorfin salgılar, bu da ağrıyı azaltmaya, stresi azaltmaya ve ruh halini iyileştirmeye yardımcı olur. Ayrıca, ısıya karşı hassas olan bireyler için, panik belirtilerinin ilk belirtisinde baharatlı yiyecekler yemek öyle bir aşırı deneyimdir ki beyin dikkatimizi panikle ilgili düşünce ve duygulardan (yani “oh hayır, herkes şimdi beni panik yaparken görecek”) yanma hissini hafifletmeye odaklanır (yani “ağzım yanıyor, suya ihtiyacım var”). Baharat severler için, baharatlı şekerleme veya sakız yemek aynı aşırı etkiye sahip olmayabilir, bu nedenle limonlar veya ekşi şekerleme gibi ekşi yiyecekler veya şekerlemeler yemek önerilir.

Bu yapabilecekleriniz yardımcı ve etkili olsa da, geçicidirler. Bu beceriler, yeterince erken yakalanırsa, mevcut bir panik atak bölümünün ilerlemesini engelleyebilir, ancak gelecekteki bölümlerin oluşmasını önleyemez. Panik ataklarınızı ele almak için güvendiğiniz bir terapist ile ilişki kurmak, duygusal yangın alarmınızı yeniden programlamak ve gelecekteki bölümleri önlemek için tek yoldur.

Paniğe kapılmak, iç dünyamızın yangın alarmı gibidir. Kendimizi tehdit altında hissettiğimizde, bedenimiz ve zihnimiz otomatik olarak bu duygusal alarmı tetikler. Eğer bu duygusal yangın alarmını kontrol altına almakta zorluk yaşıyorsanız, profesyonel destek almak çok önemlidir.

Beyoğlu Cihangir’deki kliniğimde ve online olarak; panik atak, kaygı, stres ve diğer duygusal sorunlarınızda size yardımcı olmak için buradayım. Uzmanlık alanım olan psikoterapi yöntemleri ile hayatınızı yeniden kontrol altına alabilirsiniz.

Categories
Psikolog Desteği Psikolog Önerisi

Yüz yüze psikoterapiye hazırlanmak

Yüz yüze psikoterapi, bireyin kendi iç dünyasına ve sorunlarına dair derinlemesine bir farkındalık kazanmasına yardımcı olur. Ancak böylesi önemli bir adımı atmaya karar verdiğinizde, bu süreci daha verimli hale getirebilmek adına bazı hazırlıklar yapmanız gerekmektedir.

Peki, yüz yüze psikoterapiye nasıl hazırlanmalısınız?

Psikoterapi Nedir? Neden İhtiyaç Duyarsınız?

Psikoterapi, bireyin psikolojik sorunlarına, duygusal zorluklarına ve yaşamla ilgili karşılaştığı engellere yönelik bir çözüm arayışında uzman bir terapistin rehberliğinde gerçekleştirilen bir süreçtir. Depresyon, kaygı bozukluğu, yeme bozuklukları ve stres yönetimi gibi pek çok konuda yardımcı olabilir. Hayatınızda yaşadığınız zorluklar karşısında yeni bir perspektif kazanmak, içsel huzuru yakalamak ya da kendi potansiyelinizi en iyi şekilde kullanabilmek için psikoterapiye ihtiyaç duyabilirsiniz.

Psikolog Seçimi

Doğru psikologu seçmek, terapi sürecinin başarısında önemli bir faktördür. Psikolog seçiminde dikkat etmeniz gereken en önemli unsurlardan biri, terapistin profesyonel bir ofiste hizmet veriyor olmasıdır. Beyoğlu Cihangir’de yer alan kliniğimizde, size en uygun psikolojik desteği sağlamak için çalışıyoruz. Profesyonel bir ofisin olması, gizliliğinize saygı duyulduğunu ve profesyonel bir hizmet aldığınızı garantiler.

Yüz Yüze Psikoterapiye Hazırlanırken Yapılacaklar

  • Beklentilerinizi Belirleyin: Terapiden ne beklediğinizi netleştirmek, sürecin daha verimli ilerlemesine yardımcı olur.
  • Açık Fikirlilik: Terapinin başarılı olması için açık fikirli olmalı ve terapiste güvenmelisiniz.
  • Gizlilik ve Konfor: Terapinizin gizli kalacağının bilincinde olmalısınız. Aynı zamanda, rahat ve konforlu bir ortamda terapi almak süreci daha etkili kılar. Beyoğlu Cihangir’deki kliniğim, gizliliğinize değer veren ve sizi rahat hissettirecek bir atmosfere sahiptir.
  • Soru Sormaktan Çekinmeyin: Terapiniz hakkında aklınıza takılan soruları sormaktan çekinmeyin. Bilinçli bir birey olarak terapi sürecinizi daha etkili kılabilirsiniz.
  • Kendi beklentilerinizi ve hedeflerinizi belirleyin. Terapiye başlamadan önce ne elde etmek istediğinizi netleştirmek, süreci daha anlamlı kılacaktır.
  • Önceden randevu alarak ziyaret ettiğiniz kliniğin ortamına aşinalık kazanın. Böylece ilk terapi gününde kendinizi daha rahat hissedebilirsiniz.
  • Sorularınızı not alın. İlk görüşmede aklınıza takılan soruları sormaktan çekinmeyin.
  • Kendinizi açık bir zihinle terapiye adapte edin. Değişim ve farkındalık için hazır olun.

Şimdi İlk Adımı Atın ve Randevu Oluşturun

Eğer yüz yüze psikoterapiye karar verdiyseniz, ilk adımı atmaktan çekinmeyin. Beyoğlu Cihangir’de sizlere en iyi hizmeti sunabilmek için bekliyoruz. Randevunuzu oluşturarak hayatınıza yeni bir başlangıç yapabilirsiniz.

Son olarak, yüz yüze terapi sürecine girmeyi düşünen her bireye; kendi ihtiyaçlarını, beklentilerini ve sınırlarını dürüstçe değerlendirmelerini öneririm. Unutmayın, her adımda yanınızda olan bir uzmanla bu yolda ilerlemek, dönüşümünüzü hızlandıracaktır.

Yüz yüze terapi, bireyin ruhsal sıkıntılarıyla başa çıkmasına yardımcı olabilecek en etkili yöntemlerden biridir. Beyoğlu Cihangir’deki kliniğimde, sizlere bu konuda en iyi hizmeti sunabilmek için bekliyoruz. Unutmayın, her zaman yardım alabileceğiniz bir uzman yanınızdadır.

Hemen Bilgi Alın

Şimdi WhatsApp üzerinden; yüz yüze ve online psikoterapi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz.

Cihangir’de ya da online ortamda stres belirtileriyle başa çıkmak için ilk adımı atabilir, detaylar ve randevu için benimle iletişime geçebilirsiniz.

Yüz yüze psikolog desteği, stresle başa çıkma yollarını öğrenmenize yardımcı olur. Örneğin, profesyonel bir destekle, stresin kaynaklarını ve etkilerini daha iyi kavrayabilir ve bu durumla nasıl başa çıkacağınızı öğrenebilirsiniz. Danışmanınız, duygusal ve zihinsel dengeyi sürdürmek için size özel stratejiler sunabilir ve hayatınızı etkileyen çeşitli faktörleri birlikte değerlendirebilir.

Categories
Psikolog Desteği

Uyku Bozuklukları: Uykunun Psikolojik Sağlık Üzerindeki Etkileri

Uyandığınızda enerji dolu ve tazelenmiş hissetmek yerine yorgun mu hissediyorsunuz? Gündüz uyanık kalmakta güçlük mü çekiyorsunuz? Belki de gece boyunca dönen bir zihinle uykuya dalamıyorsunuz. Bunlar, çeşitli uyku bozuklukları belirtileri olabilir. Ancak merak etmeyin, burada bu sorunları anlamak ve çözmek için çeşitli psikoterapötik yaklaşımları ele alacağız.

Uyuyamıyorum : Uyku Neden Önemli? Neden Uyuyoruz?

Uyku, vücudumuzun ve zihnimizin doğru bir şekilde işlemesi için hayati öneme sahiptir. Fiziksel sağlığımızı korur, bağışıklık sistemimizi güçlendirir, kalp hastalığı ve diyabet gibi kronik sağlık sorunlarının riskini azaltır. Ayrıca zihinsel işlevlerimizi de etkiler. Bellek, öğrenme yeteneği, yaratıcılık ve hatta duygusal durumumuz üzerinde önemli bir rol oynar.

2. Uyku Bozuklukları Neler?

Uyku bozuklukları, uykuya dalma veya uykuda kalmada zorluk, aşırı uykululuk, anormal solunum veya anormal hareketlerle kendini gösterebilir. İnsomniya, uyku apnesi, narkolepsi ve Restless Legs Syndrome (Huzursuz Bacaklar Sendromu) en yaygın uyku bozukluklarından bazılarıdır.

3. Psikolojik Sağlığın Bozulması ve Uykuya Etkisi

Uyku bozuklukları ve psikolojik sağlık arasında karmaşık bir ilişki vardır. Anksiyete, depresyon ve diğer duygusal sorunlar uyku sorunlarına neden olabilir, tam tersi de geçerlidir. Örneğin, uykusuzluk bir depresyon belirtisi olabilir veya mevcut depresyonu kötüleştirebilir.

4. Psikoterapi ve Uyku Bozuklukları

Uyku bozukluklarına yaklaşımlarımızdan biri bilişsel davranışçı terapidir. Bu yöntem, uykuya dalmayı veya uykuda kalmayı engelleyen düşünce ve davranış kalıplarını değiştirmeye odaklanır. Meditasyon ve stres yönetimi teknikleri de öğretilir. Her hasta için özelleştirilmiş bir tedavi planı hazırlanır.

5. Şimdi İlk Adımı Atın

Uyku bozuklukları ile mücadele etmek zorlu bir süreç olabilir, ancak yalnız değilsiniz. Beyoğlu Cihangir’deki kliniğimizde size yardımcı olabiliriz. Depresyon, anksiyete, yeme bozuklukları ve stres yönetimi gibi konularda geniş bir tecrübemiz var. Şimdi ilk adımı atın, daha iyi bir uyku ve daha iyi bir yaşam için bizimle iletişime geçin.

Categories
Psikolog Desteği

İş Yerinde İletişim Sorunları ve Psikolog Desteği

İş yerlerinde karşılaşılan en yaygın sorunlardan biri, kuşkusuz iletişim sorunlarıdır.

İletişim, her organizasyonun vazgeçilmez bir parçasıdır ve iş süreçlerinin etkin bir şekilde yürütülmesi için bu unsura gereken önemi vermek elzemdir. Ancak ne yazık ki, bazen çeşitli nedenlerden dolayı, bu iletişim yolları çeşitli engellerle karşılaşabilir.

Bu durum hem iş süreçlerinin düzgün işlemesini engeller, hem de çalışanların psikolojik durumunu olumsuz etkileyebilir.

İşte tam bu noktada psikolog desteği devreye girebilir ve bu problemlerin çözümünde büyük bir rol oynayabilir.

Bir iş yerinde iletişim sorunları yaşandığında, bu durum genellikle verimliliği düşürür ve çalışma ortamının genel atmosferini olumsuz etkiler.

Çalışanlar arasında anlaşmazlıklar, kırgınlıklar, motivasyon eksikliği gibi durumlar ortaya çıkar ve bu durumlar genellikle iş performansını da etkiler.

Bu sorunları çözmek için iş yerinde farklı yöntemler uygulanabilir.

İlk olarak, yöneticilerin iletişim becerilerini geliştirmesi ve çalışanların iletişim stillerini anlaması büyük önem taşır. Ayrıca, çalışanlar arasında iş birliğini ve takım çalışmasını teşvik eden aktiviteler düzenlemek de bu sorunların üstesinden gelmede yardımcı olabilir.

Ancak, bazen bu yöntemler yeterli olmayabilir ve profesyonel bir destek gerekebilir. İşte burada psikolog desteği devreye girer.

Psikologlar, iş yerinde yaşanan iletişim sorunlarını tespit eder, bu sorunların kaynaklarını belirler ve uygun çözüm yollarını sunarlar. Ayrıca, psikologlar çalışanların stres yönetimi ve duygusal zekâ becerilerini geliştirmelerine yardımcı olur ve bu şekilde iş yerinde daha pozitif bir ortam oluşmasını sağlarlar.

Son yıllarda yapılan birçok araştırma, psikolog desteğinin iş yerinde verimliliği arttırdığını göstermiştir. Psikolog desteği ile çözülen iletişim sorunları, çalışanların daha huzurlu, daha motive ve daha verimli olmalarını sağlar. Böylece hem çalışanların yaşam kalitesi artar, hem de iş yerinde daha verimli ve pozitif bir atmosfer oluşur.

 

İlk olarak, yöneticilerin iletişim becerilerini geliştirmesi ve çalışanların iletişim stillerini anlaması büyük önem taşır. Ayrıca, çalışanlar arasında iş birliğini ve takım çalışmasını teşvik eden aktiviteler düzenlemek de bu sorunların üstesinden gelmede yardımcı olabilir.

Ancak, bazen bu yöntemler yeterli olmayabilir ve profesyonel bir destek gerekebilir. İşte burada psikolog desteği devreye girer.

Psikologlar, iş yerinde yaşanan iletişim sorunlarını tespit eder, bu sorunların kaynaklarını belirler ve uygun çözüm yollarını sunarlar. Ayrıca, psikologlar çalışanların stres yönetimi ve duygusal zekâ becerilerini geliştirmelerine yardımcı olur ve bu şekilde iş yerinde daha pozitif bir ortam oluşmasını sağlarlar.

Son yıllarda yapılan birçok araştırma, psikolog desteğinin iş yerinde verimliliği arttırdığını göstermiştir. Psikolog desteği ile çözülen iletişim sorunları, çalışanların daha huzurlu, daha motive ve daha verimli olmalarını sağlar. Böylece hem çalışanların yaşam kalitesi artar, hem de iş yerinde daha verimli ve pozitif bir atmosfer oluşur.

 

Eğer siz de iş yerinizde iletişim sorunları yaşıyorsanız ve bu sorunların üstesinden gelmek için profesyonel bir destek almak istiyorsanız, İstanbul Cihangir’deki kliniğimle iletişime geçebilirsiniz. Depresyon, kaygı bozukluğu, yeme bozuklukları ve stres yönetimi gibi konularda gerçekleştirdiğim psikoterapiler ile size ve çalışanlarınıza destek olmaktan memnuniyet duyarım. Unutmayın, iletişim sorunları çözülebilir sorunlardır ve profesyonel destek almak bu süreci daha kolay ve verimli hale getirebilir.

Categories
Psikolog Desteği Psikolog Önerisi

Kaygı ile başa çıkmanın 6 Yolu

 

Merhaba, Psikolog Onur Bal olarak birbirinden zorlu durumlarla ve özellikle kaygı ile başa çıkmanın yolları hakkında konuşmak istiyorum. Kaygı, hayatın zorluklarına karşı hepimizin zaman zaman yaşadığı bir duygu. Ancak bu duyguyu yönetmeyi bilirsek, yaşam kalitemizi ve mental sağlığımızı koruyabiliriz.

 

Kaygı ile Başa Çıkmanın Yolları için; kaygı nedir? Nerede sağlıksızlaşır konusuna hakim olmak çok önemli. Daha fazla bilgi almak için “kaygı bozukluğu” konulu makalemi okuyun. 

İşte kaygı ile başa çıkmanın 6 yolu:

1. Nefes Egzersizi Yapın

Kaygı ile başa çıkmada nefes alıp verme oldukça önemlidir. Genellikle farkında olmadan nefes alır veririz. Ancak stres ve kaygı durumunda nefesimiz sıklaşır, yüzeyel ve hızlı olur. Derin nefes almak ve nefesimizi kontrol etmek, kaygıyı hafifletebilir. Nefes alırken karın bölgenizin genişlediğini, nefes verirken ise daraldığını hissetmeye çalışın. Bu egzersizi günde birkaç kez, birkaç dakika süresince yapmayı deneyin.

2. Yavaşlayın

Hızlı yaşamın getirdiği stres ve kaygıyı kontrol altına almanın bir yolu da hayatı yavaşlatmaktır. Yemek yerken, yürürken veya bir işi yaparken kendinize zaman ayırın, o anı yaşayın. Her şeyi aynı anda yapmaya çalışmak yerine, tek bir işe odaklanmayı deneyin.

3. Spor Yapın

Fiziksel aktivite, stres hormonlarını azaltır ve endorfin adı verilen “mutluluk hormonu”nu salgılar. Bu nedenle düzenli egzersiz, kaygıyı yönetmek için etkili bir yöntemdir. Haftada en az 3 gün, 30 dakika süresince orta yoğunlukta bir egzersiz yapmayı hedefleyin.

4. Martıları Sayın

Bu, dikkat egzersizlerinden biri olan “mindfulness” tekniğinin bir parçasıdır. Martıları saymak yerine, dikkatinizi doğada veya çevrenizde bulunan herhangi bir şeye yönlendirebilirsiniz. Bu, zihninizin mevcut anı yaşamasına ve kaygılı düşüncelerden uzaklaşmasına yardımcı olabilir.

5. Bir Duygu Günlüğü Tutun

Duygularınızı yazmak, onları daha iyi anlamanıza ve kontrol etmenize yardımcı olabilir. Her gün, yaşadığınız duyguları ve bu duygulara neden olan durumları not alın. Bu, kaygı tetikleyicilerinizi tanımanıza ve onlarla nasıl başa çıkacağınıza dair stratejiler geliştirmenize yardımcı olabilir.

6. Sizi Destekleyecek Bir İle Konuşun

Kaygıyla başa çıkmakta zorlanıyorsanız, yardım almayı düşünün. Bu, güvendiğiniz bir arkadaşınız, aile üyeniz ya da bir psikolog olabilir. İstanbul Cihangir’deki kliniğimde size kaygı ile başa çıkmada yardımcı olabilecek birçok strateji sunuyoruz.

Unutmayın, kaygı ile başa çıkmanın yolları kendinize karşı anlayışlı olmaktan geçer. Kendinize zaman tanıyın, kendinizi olduğunuz gibi kabul edin ve gerekirse profesyonel yardım alın. Hayatınızı kontrol altına alabilmeniz ve kaygı ile başa çıkabilmeniz dileğiyle.

 

Categories
Psikolog Desteği Psikolog Önerisi

Psikolog Desteği Alma Rehberi

Bugün sizlere, psikolog desteği almayı ve bu süreçteki en önemli noktaları anlatmak istiyorum. Unutmayın, psikolojik destek almak, hayatınızda yaşadığınız zorluklarla başa çıkmada önemli bir adım olabilir.

Psikolojik destek almayı düşündüğümüzde genellikle bizi bir tereddüt kaplar. Acaba doğru zamanda mıyım? Doğru psikologu bulabilecek miyim? gibi sorularla kendimizi sorgularız. Ancak, psikolojik destek alma süreci, kişisel gelişim ve iyileşme yolunda atılacak en değerli adımlardan biridir.

Psikolojik destek almak, yani bir psikologla çalışmak, sadece zihinsel sağlık sorunları yaşayan kişilere özgü değildir. Herhangi biri, yaşamın stresli dönemlerinde, kariyer hedeflerine ulaşmak için motivasyon ararken, ailevi sorunlarla başa çıkmak için veya kişisel gelişimlerini desteklemek amacıyla psikolojik destek arayabilir. 

Peki, psikolojik destek alırken nelere dikkat etmeliyiz?

 Öncelikle, psikolojik destek almayı düşündüğünüzde güvendiğiniz, rahat hissettiğiniz ve iyi bir iletişim kurabildiğiniz bir psikolog seçmek önemlidir. Her psikolog farklı yaklaşımlar ve teknikler kullanabilir. İhtiyaçlarınıza en uygun psikologu bulmak için, ilk seansı bir tanışma ve değerlendirme süreci olarak görebilirsiniz.

Psikolog Seçimi 

Elbette, psikolog seçimi de psikolojik destek alma sürecinin en önemli adımlarından biridir. Aşağıda bu konuda bazı önerilerim bulunmaktadır.

Alanında Uzmanlık: İhtiyacınıza yönelik bir uzmana başvurmanız, alacağınız destekten daha fazla fayda görebilmenizi sağlar. Örneğin, çocuklarla ilgili bir konuda yardım arıyorsanız çocuk psikolojisi üzerine uzmanlaşmış bir psikolog, sınav kaygısıyla baş etmeye çalışıyorsanız bu konuda deneyimli bir psikolog daha uygun bir seçim olabilir.

İletişim Stili: Psikolojik destek alma sürecinde, rahatlıkla düşüncelerinizi ve duygularınızı ifade edebileceğiniz, sizi anladığını hissettiğiniz bir psikologla çalışmak oldukça önemlidir. İletişim stilinizin ve beklentilerinizin psikologunuzla uyumlu olması süreci daha verimli kılar.

Mesleki Yeterlilik ve Deneyim: Psikologunuzun eğitim durumunu, sertifikalarını ve deneyimini inceleyin. Uygulamakta olduğu terapi yöntemlerini ve bu yöntemler hakkındaki bilgisini değerlendirin.

Referanslar: Daha önce psikologunuzdan hizmet almış kişilerin deneyimlerine bakabilir, onların geri bildirimlerini dikkate alabilirsiniz. Ancak unutmayın, her bireyin deneyimi farklıdır ve sizin için en uygun olanı bulmanız önemlidir.

İlk Seans: İlk seans genellikle bir değerlendirme seansıdır ve bir psikologla çalışmayı düşünüyorsanız bu seansı bir tanışma fırsatı olarak değerlendirebilirsiniz. Bu süreçte, psikologunuzun yaklaşımını, iletişim tarzını ve size uygun olup olmadığını değerlendirebilirsiniz. Sonuç olarak, psikolog seçimi kişisel bir süreçtir ve her bireyin ihtiyaçlarına ve beklentilerine göre değişir.

 

Önemli olan, sizin için en uygun psikologu bulmanız ve psikolojik destek alma sürecine kendinizi güvende ve rahat hissederek devam edebilmenizdir.

Unutmayın, her zaman yanınızdayım ve sizinle birlikte sağlıklı, mutlu bir yolculuğa çıkmaya hazırım.

 

Psikologa ne zaman gitmeli?

Psikolojik destek almayı düşünmenin pek çok farklı nedeni olabilir ve bu nedenler kişiden kişiye büyük ölçüde değişebilir. Ancak, genellikle psikolojik destek almayı düşünebileceğiniz bazı durumlar şunlardır:

  1. Duygusal Zorluklar: Depresyon, anksiyete, panik ataklar veya sürekli duygusal dengesizliklerle mücadele ediyorsanız, bir psikologdan destek almayı düşünebilirsiniz.

  2. Yaşamın Stresli Dönemleri: Hayatın stresli dönemlerinde, örneğin bir iş kaybı, bir ayrılık, bir ölüm ya da sağlık sorunları gibi dönemlerde psikolojik destek almak faydalı olabilir.

  3. Kişisel Gelişim: Kişisel gelişim ve kendini keşfetme sürecinde, bir psikolog size yol gösterici olabilir. Kendi hedeflerinizi belirlemeniz, yaşamınızda yapmak istediğiniz değişiklikleri planlamanız ve uygulamanız konusunda size yardımcı olabilir.

  4. İlişkisel Sorunlar: İster romantik bir ilişki olsun, isterse aile veya arkadaşlık ilişkileri olsun, ilişkiler bazen zorlu olabilir. İlişkisel sorunlarla başa çıkmak ve daha sağlıklı ilişkiler kurmak için bir psikologdan destek alabilirsiniz.

  5. Davranışsal Sorunlar: Yeme bozuklukları, bağımlılıklar, uyku bozuklukları gibi davranışsal sorunlar, yaşam kalitenizi ciddi anlamda etkileyebilir. Bu tür sorunlarla mücadele etmek için bir psikologdan destek alabilirsiniz.

  6. Zihinsel Sağlık Sorunları: Bipolar bozukluk, şizofreni, obsesif kompulsif bozukluk (OKB) gibi ciddi zihinsel sağlık sorunları yaşayan kişiler, genellikle psikolojik desteğe ihtiyaç duyarlar.

  7. Özgüven Sorunları: Kendi değerinizi ve yeteneklerinizi düşük görmek, hayatın pek çok alanında zorluk yaşamanıza yol açabilir. Özgüven sorunlarıyla başa çıkmak için psikolojik destek alabilirsiniz.

Sonuç olarak, psikolog desteği almak her zaman bir seçenektir ve herhangi bir yaşam zorluğuyla başa çıkmak için profesyonel yardım aramaktan çekinmemelisiniz. Kendinize ve duygusal sağlığınıza yatırım yapmanın önemini unutmayın.

Her zaman yanınızdayım ve size en iyi şekilde destek olmaya hazırım.

Başarılar ve sağlıklı günler dilerim,

Psikolog Onur Bal.

Categories
Psikolog Desteği Psikolog Önerisi

Motivasyonumu kaybettim. Ne yapabilirim?

Motivasyonumu kaybettim.

Yaşadığımız kötü olaylarla mücadele etmemize yardım edebilecek becerilerden oluşan psikolojik bir alet çantası oluşturdukça motivasyonun bu araçlardan biri olduğunu fark etmek kolaydır. Motivasyonumu kaybettim, ne yapabilirim noktasında duruyorsanız bilmeniz gereken motivasyonun bir beceri olmadığıdır. 

Çoğumuz ne yapmamız gerektiğini tam olarak biliriz, ama kendimizi şimdi yapacak gibi hissetmeyiz. Sonra yine hissetmeyiz. Bazen bir amaç bizi çok heyecanlandırır ve her şey doğru yöne hareket etmeye başlar. Ama birkaç gün sonra bu hisler başlangıç noktasına döner. 

Yaşadığımız kötü olaylarla mücadele etmemize yardım edebilecek becerilerden oluşan psikolojik bir alet çantası oluşturdukça motivasyonun bu araçlardan biri olduğunu fark etmek kolaydır. Motivasyonumu kaybettim, ne yapabilirim noktasında duruyorsanız bilmeniz gereken motivasyonun bir beceri olmadığıdır. 

Çoğumuz ne yapmamız gerektiğini tam olarak biliriz, ama kendimizi şimdi yapacak gibi hissetmeyiz. Sonra yine hissetmeyiz. Bazen bir amaç bizi çok heyecanlandırır ve her şey doğru yöne hareket etmeye başlar. Ama birkaç gün sonra bu hisler başlangıç noktasına döner. 

Motivasyonumu kaybettim. Neden böyle bir şey oldu?

Motivasyonun azalıp/çoğalması hastalık ya da hatalı bir durum değildir. İnsan olmaktır. Duygularımız gibi gelir gider ve her zaman orada olmasına güvenemeyiz. Ama bunun amaçlarımız ve hayallerimiz için anlamı nedir?

Beynimzi sürekli bedenimizde ne olduğuna dikkat eder. Kalp ritminize, nefesinize, kaslarınıza ne olduğunu bilir. Aldığı geri bildirimlere göre harekete geçer. Önündeki işe ne kadar eneri ayırması gerektiği konusunda kararlar verir. Bunun anlamı bu hisler üzerinde sandığımızdan daha fazla etkimiz olmasıdır. 

“Motivasyonumu kaybettim” noktasında iki ana saldırı noktası vardır. 

  • Motivasyon ve enerji duygusunu nasıl oluşturulacağını öğrenerek daha fazla meydana gelme şansını arttırmak. 
  • Motivasyonunuz yokken bile kendiniz için en iyi olacak şekilde davranmayı öğrenmek. Bir parçanız yapmak istemese bile; yapmak isteyen diğer parçanızı dinlemeniz. 

Amaçla bağlantınızı yitirmemek

Terapi de genellikle danışanlarımla bir amaç belirler ve onu nasıl gerçekleştirecekler üzerinde çalışırız. Ama asıl çalışma işler yoluna çıktığında gerçekleşir. Destek alamayanlar bu noktada vazgeçmek konusunda savunmasız olabilirler. Ama geleceği güçlendirmek için bu engel üzerinde çalışmamız gerek. Neden mi bunu anlarsa yeniden ne zaman olabileceğini tahmin etmek konusunda iyi bir noktada oluruz. Aynı zamanda gelecekte bu engeller çerçevesinde manevralar yapabiliriz.

Psikoterapi hakkında daha fazla bilgi almak için buraya tıklayın. 

Bana kalırsa danışanlarımdan bazılarının bir seanstan sonra kendi hissettiklerini söylemelerinin nedeni, amaçları ile tekrar bağlanarak zaman harcamalarıdır. Üzerinde çalıştığımız şey hafızamızı taze değilse hemen kaybedebiliriz.

Moraliniz ya da sağlığınız ilgili başka bir şey düzeltmek isteyim en önemli şey amacımız da bağlantınız yitirmemenizdir çünkü sürekli beslenmek isterler. Hadi onlara geri dön. Yapabilirsin çok zaman alan bir şey olması gerekmez. Başlarken, sonunda deneyiminizi düşünerek birkaç satır yazabilirsiniz. En kolayı bulur, en fazla birkaç dakikanızı alır. Ama her gün kendinizi sadık kalmamızı amaınızı odaklanmanız anlamına gelir.

Motivasyon bir şey yapmak için bir nedenden fazlasıdır. Bu sözcüğü konuşurken kullandığımız zaman genellikle diğerleri gibi inip çıkan bir heyecan ya da kötü duygusu ifade ederiz. Bazı şeyler bu duyguyu besler diğerleri yok eder. Yaptığınız hangi şeyleri sıklıkla motivasyon ve enerjinizi izler? Bilim bir çok insan için işe yarar şeyleri söyler ama meraklı kendi hayatınıza bakarak görebileceğiniz ayrıntılar buna ciddi değer katar. Farkında olmadığınız bir şeyi değiştiremezsiniz.

Meşgul olmaya çalıştığınız şey Gözerek ve belgeleri geçireceğiniz zaman çok önemlidir ve motivasyon hissini yaratmak için size en iyi imkanı verir.

CALL NOW